Şirketlerin Yeni Ritmi: Yüksek Hız, Düşük Dayanıklılık
- Senem Kılıç

- 2 saat önce
- 3 dakikada okunur
Enerji Var, Eşik Düşük – Huzur Yok
Günümüz şirketlerinin nabzını tek bir cümle özetliyor: “Hareket yüksek, dayanıklılık düşük.”
Ekonomik baskı, belirsizlik, dijital dönüşümün ivmesi ve insan kaynağındaki beklenti değişimi, birleşerek düzensiz atan bir şirket kalp ritmi yaratıyor. Bu düzensizlik, organizasyonun hem hızını hem de iç huzurunu kökten etkiliyor.
Bölüm I: Düzensiz Ritmin 6 Ana Kaynağı
Şirketler bugün eskiye göre daha yüksek tempoda koşuyor ama daha az nefes alıyor. Bu düzensiz şirket ritminin altı net tanımı bulunuyor:
1. 🔺 Ritmi Yükselten Baskılar ve Düşük Eşik Çarpışması
Eskiden 7 birim enerji gerektiren iş, bugün 10 birim istiyor. Ancak ekiplerin enerjisi 5'te kalmış durumda.
Artan Baskılar: Talep belirsizliği, öngörülemez maliyetler, çok kısa fiyatlama döngüleri ve yüksek insan kaynağı devir hızı.
Düşük Örgütsel Eşik: Küçük krizler hızla büyüyor, ekipler arası mikro gerilimler artıyor ve şirketin "duygusal iklimi" hızla bozuluyor.
2. Karar Ritimlerinde Senkronizasyon Bozukluğu
Organizasyon içinde üç farklı hızda çalan bir orkestra var:
CEO: Hızlı ve çevik karar almak istiyor.
Orta Kademe: Temkinli ve korumacı davranıyor.
Operasyon: Gerçeklerle ve yavaş işleyen süreçlerle boğuşuyor. Sonuç: Hızlı karar – Geciken uygulama – Beklenenden farklı sonuç.
3. Kriz Yönetimi Ritminin Baskınlığı
Şirketlerin enerjisinin büyük bir kısmı, değer üretimi yerine anlık reaksiyonlara harcanıyor: Yangın söndürme, acil plan üretme ve kayıp yönetme. Değer yaratma ritmi bu nedenle görünür şekilde zayıflamış durumda.
4. Şirket Ritmi ile Çalışanın Biyoritmi Çarpışması
Modern çalışan bireyselliği yükseltirken, şirket verim baskısını artırıyor. Bu çarpışma; tükenmişlik, kopukluk, sessiz istifa ve bağlılıkta zayıflama gibi belirtilerle kendini gösteriyor. Şirket ve insan aynı BPM'de (tempo) çalmıyor.
5. Esnek Olmayan Sistemlerin Yavaşlatıcı Etkisi
Katı organizasyon yapıları, ağır raporlama zincirleri ve çok aşamalı onay süreçleri, şirket ritmini yavaşlatarak piyasayı yakalamayı imkânsız hale getiriyor. Yeni ritim; çevik, yalın, hızlı dönüşebilir ve veriyle beslenen bir yapıyı zorunlu kılıyor.
Bölüm II: Ritim Çarpışması: Performans Değil, Kaos
Sistemin kalbi ile insanın kalbi aynı anda düzensiz çarpmaya başlarsa, performans değil kaos üretilir.
Bugünün en büyük sorunu, şirket ritmi ile çalışan ritminin birbirini taşımamasıdır. Şirket hızlanırken çalışan yavaşlıyor, şirket baskı kurarken çalışan nefes arıyor. Bu uyumsuzluk, tüm verimlilik ve motivasyon projelerinin beklenen sonucu vermemesinin temel nedenidir.
1. Şirketin Nabzı: Hızlı Başlayan, Ani Yükselen, Bir Anda Düşen
Düzensiz Nabız: Talep bir gün yüksek, ertesi gün çökük. Yönetimin beklentisi hızlı, ekiplerin kapasitesi düşük.
Sonuç: Organizasyon sürekli tetikte ama hiç tamamlanmamış bir halde tutuluyor.
2. Çalışanın Biyoritmi: Mental ve Duygusal Dalgalanma
Aynı dönemde çalışanların ritmi de bozuk: Uykular bölük, dikkat dar, tolerans düşük, duygusal eşik hassas. İnsan ritmi yavaşlarken şirket ritminin hızlanması, otomatik olarak organizasyonel çarpışma yaratır.
3. Ritim Bozukluğunun En Çarpıcı Yansıması: Görünmez Verimsizlik
Verimsizliğin çoğu raporda değil, davranışta görünür hale gelir:
Aynı gündemin toplantılarda tekrar konuşulması.
Alınan kararların gecikmesi veya uygulanmaması.
İnsanların var ama enerjilerinin yok olması.
Kaynak: Bu, ne yetenek ne motivasyon ne de sistem sorunudur; Ritimsizliktir.
4. Kültürün Tonu: Ritim Neredeyse, Ses Oradadır
Ritim bozulduğunda, organizasyonun kültürü de bozulur. Ses tonu değişir, sabır süresi kısalır, iş birliği zayıflar ve güven döngüsü kırılır. Şirketin ritmi neyse kültürün sesi odur.
Bölüm III: Çözüm: Şirket BPM'i ile İnsan BPM'ini Senkronize Etmek
Gerçek dönüşüm, organizasyonun ritmini sadeleştirmek ve insan ritmini korumaktan geçer. Buna "Organizasyonel Nefes" denir.
Dört Adımda Ritim Uyumlaması
Şirket Ritmi Sadeleşecek: Gereksiz süreçler, fazla toplantılar ve mikro yönetim azaltılacak.
Çalışanın Biyoritmi Korunacak: Uyku, dikkat, enerji ve odak döngüleri desteklenecek.
Liderler Ritim Okuyacak: Düşük ritimdeki bir çalışanı daha hızlı tempoya zorlamak, yangına benzin dökmektir. Lider, ritmi okuma yeteneğine sahip olmalıdır.
Ritimler Senkronize Edilecek: Şirket hızlandığında insanı zorlamayacak, yavaşladığında insanı uyandıracak bir denge kurulacak.

Biyoritmi Bozulmuş Çalışanın Yansımaları
İnsan makine değildir. Biyoritmi bozulduğunda, karar kalitesinden kültürün tonuna kadar her şey değişir. Bu durum, iş yerine altı temel alanda yansır:
Karar Kalitesinde Düşüş: Aceleci, parçalı ve tahammülsüz kararlar; gereksiz risk alma.
Duygusal Dalgalanma: Düşük tolerans, keskin tepkiler ve toplantılarda mikro gerilim artışı.
Verimlilikte Düzensiz Dalgalanma: Gün içinde tutarsız üretim, projelerde gecikme ve konsantrasyon kayıpları.
Yaratıcılıkta Zayıflama: Yeni çözüm üretememe, mevcut sorunları büyütme eğilimi.
Bedenin Sessiz Alarmı: Sık rapor alma, tükenmişlik sendromu, kronik yorgunluk.
Kültürel Gürültü: İş yerinde duygusal yoğunluk, "Ne oluyor ya?" hissi ve ekipler arası gereksiz sürtüşme.
Bugünün şirketlerinde sorun yetenek eksikliği değil, ritim uyumsuzluğudur. Şirket BPM'i ile insan BPM'i aynı frekansa geldiğinde: Verim artar, hız kalıcı olur, kültür iyileşir ve enerji yükselir.
İş dünyasında yeni dönem, "daha çok iş" değil; daha doğru ritimde iş üretme dönemidir.







Yorumlar