top of page

Yanlış Anlaşılmanın 5 Görünmez Nedeni

ree

Kurumsal ilişkilerde iletişim, yalnızca kelimelerle değil; duygular, varsayımlar ve geçmiş deneyimlerle de şekillenir.

Bir cümle kimi zaman doğru seçilmiş olsa da, zihinlerin farklı frekanslarında bambaşka anlamlara bürünebilir.

Yanlış anlaşılmaların çoğu, niyetle algı arasındaki görünmez katmanlarda doğar.


🔹 1. Zihin Gürültüsü

Dinlerken değil, cevap ararken meşgulüz. Karşımızdakini değil, kendi iç diyaloğumuzu duyuyoruz.





🔹 2. Niyet ve Etki Arasındaki Boşluk

“Ben öyle demek istemedim” cümlesi, niyet ile algı arasındaki en sık rastlanan uçurumdur. İletişimde “ne söylediğin” kadar, “nasıl hissettirdiğin” de önemlidir.


🔹 3. Duygusal Yansıtma

Yorgun, öfkeli veya endişeli olduğumuzda, nötr bir mesajı bile tehdit olarak algılayabiliriz. Zihin o anda “gerçeği” değil, duygusal yankısını duyar.


🔹 4. Rol Maskeleri

Kurumsal hayatta herkes bir rol taşır: yönetici, çalışan, uzman, lider… Ancak bazen bu maskeler, samimi iletişimin önünde duvar olur.


🔹 5. Sessiz Varsayımlar

En tehlikeli yanlış anlaşılma biçimi, hiç söylenmemiş ama varsayılmış olandır. “O zaten biliyor” cümlesi, çoğu iletişim kazasının başlangıcıdır.


🧭 Sonuç:

İletişim bir “aktarma” değil, bir “anlama” sanatıdır.

Kurumsal ilişkilerde berraklık; açık ifade, empati ve niyetin görünür kılınmasıyla başlar.


Dr. Senem Kılıç

Yorumlar


bottom of page